• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

Eğitim Sen Şube Başkanı Öztürk, Eğitim Bir Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum’un Atatürk Devrimlerine ilişkin sözlerine sert tepki gösterdi:

TEK DERTLERİ, CUMHURİYET
DEVRİMLERİ VE KAZANIMLARI

 

Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı Mehmet Öztürk, güç ve iktidar düşkünü kimi kesimlerin kendilerini dev aynasında zannedip tarihin en büyük devrimlerinden olan Atatürk Devrimlerini tasfiye etmek için elinden gelen bütün çabayı sarfettiklerini belirterek, bunun en son örneğinin Burdur’da yaşandığını söyledi.

Eğitim Bir Sen Genel Başkan Yardımcılarından Atilla Orçum’un Burdur İl Divanı toplantısında ’Yaklaşık 100 yıl boyunca bu ülkenin özellikle de eğitim alanında sirayet etmiş Kemalist ruhu Kemalist ruhu, Kemalist ideolojiyi müfredatımızdan ciddi bir şekilde arındırıp medeniyet değerlerini içselleştirmiş bir müfredatı bu ülkenin en büyük sivil toplum teşkilatı olarak ortaya koymamız gerekiyor” şeklindeki konuşmasına sert tepki gösteren Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı Mehmet Öztürk, ‘Aslında Eğitim Bir Sen Başkan Yardımcısının temizlemek istediği şey çok azı kalan bir cumhuriyet kazanımı olan laik eğitim uygulamaları ve karma eğitimdir. Öncelikle Atilla Olçum haddini bilmelidir. Hormonlu bir şekilde AKP’nin akvaryumunda büyütülüp adı “sendika” olan ama sendikal hak mücadelesinde izi olamayanlar kendilerine söyle bir bakmalıdırlar.’ diye konuştu.

Eğitim Sen  olarak, Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından olan laik, bilimsel, demokratik eğitim anlayışını daha da ileriye taşıyacaklarını, Eğitim sistemini ve toplumu tek tipleştirmeye yol açacak her türlü dayatmanın karşısında tüm güçleriye duracaklarını da ifade eden Öztürk,  görüşlerini şöyle sürdürdü:

‘ATİLLA OLÇUM VE ZİHNİYETİNİN AKLINDAN GEÇENLER DİLİNE VURUYOR’

‘Güç ve iktidar düşkünü kimi kesimler kendilerini dev aynasında zannedip tarihin en büyük devrimlerinden olan Atatürk ve Cumhuriyet Devrimlerini tasfiye etmek için elinden gelen bütün çabayı sarf ediyorlar. Bunların en sonuncusu Burdur’da yaşandı.

 Eğitim Bir Sen Genel Başkan Yardımcılarından Atilla Olçum Burdur Öğretmenevi’nde yapılan  Eğitim Bir Sen Burdur İl Divan Toplantısı'nda “Yaklaşık 100 yıl boyunca bu ülkenin özellikle de eğitim alanında sirayet etmiş Kemalist ruhu Kemalist ruhu, Kemalist ideolojiyi müfredatımızdan ciddi bir şekilde arındırıp medeniyet değerlerini içselleştirmiş bir müfredatı bu ülkenin en büyük sivil toplum teşkilatı olarak ortaya koymamız gerekiyor” açıklamasını yaptı. Salonda kimse buna tepki vermedi. Üstüne üstlük kendisine ödül olarak birde plaket verildi.

Aslında Eğitim Bir Sen Başkan Yardımcısının temizlemek istediği şey çok azı kalan bir cumhuriyet kazanımı olan laik eğitim uygulamaları ve karma eğitimdir.

Öncelikle Atilla Olçum haddini bilmelidir. Hormonlu bir şekilde AKP’nin akvaryumunda büyütülüp adı “sendika” olan ama sendikal hak mücadelesinde izi olamayanlar kendilerine şöyle bir bakmalıdırlar.

 Medeniyet değerlerini ters yüz edip bilimsel ve laik eğitim uygulamalarına sırt çevirenlerin medeniyet kaygısı ne zamandan beri başladı.

‘EĞİTİM BİR SEN; CUMHURİYETİN DEĞİL, KENDİ RUHUNU ARINDIRSIN’

Atilla Olçum ve zihniyetinin aklından geçenler diline vuruyor. Tek dertleri büyük önder Atatürk ve en büyük eseri olan Cumhuriyet Devrimleri ve kazanımlarıdır.

Medeniyet dediğimiz kavram bilimdir. Bilime sırt çevirenler medeniyetten nasıl bahsederler. Bilimi ve medeniyeti önemsiyordunuz da, onlarca akademisyenin 4+4+4 eğitim yasasının yanlışlığına dikkat çeken açıklamalarını neden dikkate almadınız. Getirdiğiniz ve önerdiğiniz müfredat ortada, tel tel dökülmekte. Neresinden tutsanız elinizde kalıyor. Bu memleketin çocuk ve gençlerinin geleceği sizin “medeniyet” zannettiklerinizden çok daha önemlidir.

Sahte özgürlükçü ve ikiyüzlü söylemleri ile eğitim başta olmak üzere, toplumsal yaşamı bir bütün olarak dini kurallara göre biçimlendirmek isteyenlere karşı net bir duruş sergilemek gerektiği açıktır. Bu konuda eğitim emekçilerine, bu ülkenin gerçek sendikalarına, aydınlara, öğrencilere ve velilere büyük sorumluluk düşmektedir. Eğitimde bilimsel gerçeklerden uzak, anti-demokratik ve doğrudan doğruya bilimsel, laik eğitim anlayışını hedef alan, eğitim bilimine açıkça meydan okuma anlamına gelen bu tür dayatma ve baskılara karşı asla sessiz kalmayacağız. Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından olan laik, bilimsel, demokratik eğitim anlayışını daha da ileriye taşıyacağız. Çünkü Eğitim sistemini ve toplumu tek tipleştirmeye yol açacak her türlü dayatmanın karşısında tüm gücümüzle duracağız.’ (Haber Merkezi)

 



624 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP