• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

Zafer Partisi Çorum İl Başkanı Bedii Onan, Türk çiftçisi ve üreticisinin sahipsiz olduğuna dikkat çekti

  1. ‘TÜRK ÇİFTÇİSİ VE
  2. ÜRETİCİSİ SAHİPSİZDİR’
  3.  

11 Mart 2022

Zafer Partisi Çorum İl Başkanı Bedii Onan, Türk çiftçisi ve üreticisinin sahipsiz olduğunu belirterek, ‘Nereden tutarsak elimizde kalıyor. Tarımsal üretim de sıkıntı var. Sağlık siteminde sıkıntı var. Eğitim de sıkıntı var. Üretim de sıkıntı var. Ne yapacağız? Çözüm son derece basit, ülke olarak üreteceğiz. Neden üretmiyor ve üretemiyoruz? Tarım üretiminde çalışacak çiftçi ve işçi problemi var. Üretimde başta akaryakıt olmak üzere, gübre, tohum, ilaç, donanım maliyeti ile elde edilen kazanç üreticinin masrafını çıkarmaya yetmiyor. Bilakis üretici zarar ediyor. Küçük ölçekli çiftçinin zarar etmesi kabul edilecek ve oluşan zararın da sineye çekilmesi sürdürülebilir bir durum değildir.

Beslenmek tüm canlılar için daima karşılanması gereken birincil ihtiyaçtır. Canlılar için beslenmek zaruridir. Bu sebeple canlıların beslenme ihtiyaçlarının mutlaka karşılanması gerekir.’ ifadesinde bulundu.

  1.  
  2. ‘ÜLKEMİZ BİR
  3. ZAMAN KENDİNE
  4. YETEN YEDİ
  5. ÜLKEDEN BİRİYDİ’
  6.  

Küresel ölçekte model bir ekolojik kaynak yönetimi, orta ve uzun vadede beslenme sorunları yaşamamak için acilen “Tarımsal Üretim Seferberliği” ilan edilmesi gerektiğini dile getiren Bedii Onan, açıklamasının devamında şunları söyledi:

‘Ülkemizin bir zamanlar dünyada gıda üretimi ve tüketimi açısından kendine yetebilen yedi ülkeden biri olduğuna dikkat çeken Zafer Partisi İl Başkanı Bedii Onan, ‘O vakitler ülke nüfusunun yarısı köylerde yaşar, eker, biçer, hayvancılık yapar köy ve şehirde yaşayan vatandaşlarımız bu üretim sürecinde hayatlarını idame ederlerdi.

Günümüzde yukarıda ifade ettiğimiz sebeplerden ve tercihlerden dolayı çiftçinin toprağı terk etmesi neticesinde tarımsal ürün üretimi geçmiş yıllara göre eksi vererek üretim azalması meydana gelmiş, her geçen yıl da üretim azalmaya devam etmektedir. Artan nüfusun gıda ihtiyacı nereden ve nasıl karşılanacaktır?’ dedi.

Ülkemizin tarım ürünleri üretimi ve gıda temininde kendine yeterliliği kaybedilmeye başlamıştır. TÜİK verileri de bu azalmayı teyit etmektedir. Ülkede üretim yoksa ithalattan başka çare yoktur. Evet, gıda ürünleri ithal ediyor ve vatandaşımızın karnını, dünya ülkelerinde tarımsal ürün üreten ithalat yaparak doyuruyoruz. Dünya ülkelerindeki çiftçinin ürettiği ürünü alarak bu insanlara bir nevi para kazandırıyoruz.

Tarım bakanlığı neden vardır? Görevi nedir?

 

  1. TARIMSAL ÜRETİM
  2. SEFERBERLİĞİ
  3. İLAN EDİLMELİ
  4.  

Bu soruların cevabını bakanlığın sitesinden alıntı ile cevaplayalım. Bakanlığın misyonu; Ülkemizdeki ekolojik kaynakların kalkınma modeli perspektifiyle etkin, verimli ve sürdürülebilir bir şekilde harekete geçirilip ekolojik, bitkisel ve hayvansal katma değer vasıtasıyla ekonomik güvenliği, gıda arz güvenliğini ve insan sağlığını güvence altına almak, Vizyonu ise; Küresel ölçekte model bir ekolojik kaynak yönetimi, orta ve uzun vadede beslenme sorunları yaşamamak için acilen “Tarımsal Üretim Seferberliği” ilan edilmeli olarak belirtilmiştir.

Yukarıda tarım bakanlığının misyon ve vizyonuna göre yapılması gerekenler yapılmamış, ülkemiz tarımsal ve gıda teminin de dış ülkelerin üreticilerine ve ithalata mecbur kalmıştır.2018 yılında soğan ve patates fiyatlarındaki artışlar yerli üretimde arz eksikliğinin işaretlerini vermiş, bu ürünlerin fiyatları arttığı gibi, belediyelerin ucuz satış mekanları açması da vatandaşın ihtiyacını karşılayamamıştır.2021 yılı kış ayları ile sebze ve meyve fiyatlarında anormal ve astronomik rakamlara ulaşılmış, alt ve orta seviyede gelir elde eden vatandaşlarımızın sebze ve meyve alma imkanları kalmamıştır.

Azalan ayçiçeği üretimi ile yağ fiyatlarının artacağı iki yıl öncesinden görülmüştür. Günümüzde vatandaşlarımız izah edilemeyecek şekilde yağ stoklama gayretinde ve bir sebeple korku ile hareket etmektedir. Rusya ve Ukrayna’dan yağ yüklü gemiler haber olmuş, toplumun bir kesimi bu haberden mutlu olmuştur.

Ülkemizde en çok tüketilen gıda ürünü, un ve unlu mamulüdür. Bir vakitler tahıl ambarı olan Anadolu topraklarında yeterince buğday üretilemediği için, ihtiyaçlar Rusya ve Ukrayna’dan ithalat yoluyla temin edilmektedir.

 

  1. TÜRK ÇİFTÇİSİNE
  2. VE KÖYLÜSÜNE
  3. SAHİP ÇIKALIM
  4.  

Türk çiftçisinin üretimden çekilmesinin sebepleri aşikârdır. Yediden yetmişe herkes ve ilgili her kesim tarafından bilinmektedir. Çözümü konusunda ise her hangi bir girişimde yoktur. Çiftçinin tekrar toprağa dönüp, üretim yapabilmesi için dünya ülkelerinde uygulanan teşvikler azami seviyede ülkemizde uygulanmalıdır. Ayrıca, çiftçilerin talep ve istekleri de dinlenmeli ve dikkate alınmalıdır. Örneğin, çiftçilerin ekim döneminden önce, tarımsal destekler ve tahmini taban fiyatının açıklanması beklentisi üretime yön verecektir. Ayrıca, akaryakıt ve gübre destekleri artan maliyetler karşısında önemini yitirmiş ve çiftçiye üretim sürecinde her hangi bir katkı ve destek sağlamaktan uzaklaşmıştır. Hasat döneminde TMO tarafından 2.4 liradan alınan buğdaya karşılık, Rusya ve Ukrayna’dan aynı TMO 7 liraya buğday ithal edip, piyasaya yarı fiyatına satarak, hem kamunun zararına sebep olmuş, hem de Türk çiftçisinin ciddi anlamda maddi kaybına ve üretimden uzaklaşmasına neden olmuştur.Bahsi geçen 3.5 liralık zarar sineye çekilmek yerine çiftçimize destek olarak verilirse, buğday üretimi ciddi bir şekilde artacaktır.

Artan maliyetler sebebiyle, süt üreticileri sağmal inekleri kesime göndermekte, kesilen hayvanların memelerinden sütler akmakta, bu görüntüler ulusal tv lerde seyredenlerin vicdanlarını sızlatmaktadır.

Yazımızı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Milli ekonominin temeli tarımdır. " / "Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür.’’sözleri ile tamamlayalım. Devlet ve millet olarak, Türk çiftçisine ve köylüsüne sahip çıkalım. ‘/BSGMEDYA

 




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP