• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

Eğitim Sen Şube Başkanı Ali Ekber Beyaz, dünyayı etkisi altına alan koranavirüs salgını nedeniyle başlatılan uzaktan eğitim ile ilgili değerlendirmelerde bulundu

  1. LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİMDEN
  2. GİDEREK UZAKLAŞILIYOR..!

 

24 Mart 2020

Çorum Eğitim Sen Şube Yürütme Kurulu Başkanı Ali Ekber Beyaz, dünyayı etkisi altına alan koranavirüs salgını nedeniyle başlatılan uzaktan eğitim ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Beyaz; ‘Anlatmaya çalıştığımız ve yıllardan beri devletin tüm kurumlarına sirayet etmiş, hergün her an yaşanmakta olan bu yaklaşımların Milli Eğitim Bakanlığı üzerindeki yansıması covid 19 salgınından dolayı yapılan/yapıldığı zannedilen uzaktan eğitim uygulaması ile tüm kamuoyunun gözönüne serilmiştir.’ ifadesini kullandı.

Önceki gün başlatılan uzaktan eğitim ile kaygılarını sıralayan Eğitim Sen Çorum Şube Yürütme Kurulu Başkanı Ali Ekber Beyaz, açıklamasını şöyle sürdürdü:

‘Dünyayı etkisi altına alan koranavirüs (covid 19) salgını hep insanlar üzerindeki etkileri üzerinden değerlendirilmiştir. Ancak bu durum “canlıların en gelişmişi insan” öğretisi üzerinden değerlendirmeye muhtaçtır. Gelinen noktada okullarımızda çocuklarımızın zihinlerine kazıdığımız “en yüce, en gelişmiş, en doğru, en güçlü, en… gibi kavramların ne kadar bilimsel, referans noktanıza bağlı olarak ne kadar değişken ve tutarsız kaldığı aşikardır.

  1. LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİMDEN UZAKLAŞILIYOR..

Laik devlet yapısından uzaklaşarak, tek tipleştirilen, kendi gibi düşünmeyeni ötekileştiren ve yok sayan, tüm devlet kurumlarını siyasal ve ideolojik ihtiyaçları çerçevesinde şekillendiren ülkelerin nasılda sorgulanması gereken durumlara düştüğünü görüyoruz.

Bilimsellikten uzaklaşılarak dogmalarla dizayn edilen yapıların bugün bilim nerede diye haykırdıkları günlere şahitlik ediyoruz.

Aslında her sorunun birbirini dinleyen, birbirini anlamaya çalışan, birbirinin fikirlerini önemseyen demokratik yapıların her türlü mücadelede daha başarılı olduğu/olacağı günleri yaşıyoruz.

Anlatmaya çalıştığımız ve yıllardan beri devletin tüm kurumlarına sirayet etmiş, hergün her an yaşanmakta olan bu yaklaşımların Milli Eğitim Bakanlığı üzerindeki yansıması covid 19 salgınından dolayı yapılan/yapıldığı zannedilen uzaktan eğitim uygulaması ile tüm kamuoyunun göz önüne serilmiştir.

Milli Eğitim Bakanının “ Bir haftada üç yeni kanal kurup içeriklerini hazırlamak için ben ve ekibim büyük bir gayretle çalıştık. Dersleri merkez alarak yüzlerce çekimin tamamını kontrol ettik.

  1. ‘UZAKTAN EĞİTİM YAYINLARININ TAKİPÇİSİYİZ'

Bu yoğun süreçte, üzülerek ifade ediyorum ki, görev dağılımında kendilerine güvenerek denetleme ihtiyacı duymadığım ekibin hazırladığı etkinlik saati görüntülerini ben de onaylamıyorum ve çocuklara uygun olmadığını düşünüyorum. Nasıl ki okullarımızdaki içeriklere hassasiyet gösteriyorsak, yayınlara da göstereceğiz.

Hepimiz için yeni ve zorlu bir süreç. Bu konuda sizlerin de anlayışını rica ederim. Gözden kaçırdığım birkaç dakikalık bir görüntünün üzerine titrediğim sisteme verdiği zararı konuşuyor olmanın ne kadar rahatsız edici olduğunu anlatamam” sözleri tamda anlattığımız/anlatmaya çalıştığımız durumun ifadesidir. Bakanın bende rahatsız oldum şeklinde özetlediği durum münferit bir olay olmayıp tamda MEB’e bağlı kurumların içinde bulunduğu durumun özetidir.

Eğitimin ticarileştirilmesi, liyakata dayanmayan yönetici ve öğretmen atamaları, dini vakıf ve derneklerle yapılan protokoller, imam-hatip dışında görmezden gelinen fen liseleri, meslek liseleri, tüm okullar değerlendirildiğinde Sayın bakanın denetleyemediği ve denetleyebilmesinin mümkün olmadığı tüm bu yaşananlar bakanlığın içinde bulunduğu durumdur.

  1. 'PARASIZ, LAİK, BİLİMSEL,
  2. DEMOKRATİK, ANADİLİNDE
  3. EĞİTİM TALEPLERİMİZ 
  4. GÖRMEZDEN GELİNİYOR'

Yıllardır Eğitim Sen olarak seslendirdiğimiz, varolan gücümüzle haykırdığımız ancak çoğu zaman referans noktalarımızın farklılığından kaynaklanan bir gerçeklikle dışlandığımız, ötekileştirildiğimiz, kriminalize edildiğimiz gün gibi ortadadır.

Yıllardır mücadelesini verdiğimiz Parasız, laik, bilimsel, demokratik, anadilinde eğitim taleplerimiz görmezden gelinmiş/gelinmeye devam etmektedir. Ancak bilimsel sınıflama olarak canlı olarak bile görülmeyen, sadece başka bir canlının vücuduna yerleşerek o canlının hayatsal beceri ve kabiliyetleriyle canlılık kazanan virüs denen bir yapının, canlının en gelişmişi kabul edilen insana ve insanın inşa ettiği tüm organizasyonlara adeta diz çöktürdüğünü görüyoruz.

Gelinen noktada her şeyin ticarileştirilmesinin ve salt kar hırsıyla dizayn etmeye çalışmanın en küçük olumsuzlukta nasıl çöktüğünün göstergesi olmuştur. Parasız eğitim, parasız sağlık, parasız ulaşım, parasız belediye hizmetleri taleplerimizin haklılığı bugün bizleri gene haklı çıkarmıştır.

Çorum Eğitim Sen Şubesi olarak beklentimiz bakanın bizzat rahatsız olduğunu ifade ettiği durumun eğitimin siyasallaştırılması sorunu olduğunu kabul edip, sorunun çözümü için mevcut eğitim politikalarından vazgeçip, ülkenin geleceği için bizim çocuklarımızın ihtiyaçlarını görerek Parasız, laik bilimsel, demokratik, anadilinde eğitim taleplerine uygun politikalar geliştirmesidir.’/BSGMEDYA

 




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP