• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

BSGMEDYA Başyazarı, Emekli Eğitimci-Gazeteci Müslüm Tunaboylu, yine can alıcı, önemli bir konuya dikkat çekti:



İSTANBUL-TUZLA’DAN 
AMASYA'YA KADAR YAPTIĞIM
DEMİRYOLU YOLCULUĞUNU
HEP ANIMSARIM...!

 

 

14 Aralık 2017
Zaman zaman yazdığı makalelerle bazen unutulmaya yüz tutan, bazen de gözlerden kaçan konulara dikkat çeken Emekli Eğitimci-Gazeteci ve BSGMEDYA Yazarı Müslüm Tunaboylu, bu kez de Çorumluların yıllardır büyük özlem ve umutla beklediği; hala güncelliğini koruyan ‘DEMİRYOLU ve HAVAALANI’ konusuna dikkat çekti.

Yetkililerimizin özellikle zaman zaman Çorumluların gönlünü almak istercesine ‘Demiryolu’ daha doğrusu ‘Hızlı Tren’ konusunda ‘Hızlı tren eli kulağında’ mealinde açıklamaları sık sık tanık oluyoruz.
Nedense, o açıklamaların bir türlü gereği yapılmıyor/yapılamıyor..

***

Bu konularda kamuoyundaki genel ortak kanı ise;

'Sürekli Çorumluların oyalandığı..'

'Beklentilerin boşa çıkarıldığı..'

Ve umutların her defasında başka bir bahara ertelendiği’..' görüşünün ağırlıkta olduğunu söyleyebiliriz..

Çorumlu daha kaç bahar daha bekleyecek?
Bilmiyoruz, bilemiyoruz..
Ama yine de bir 'umut' diye bekliyoruz!
Bir bakarsınız;
'Kara tren' bir gün (bugünlerin deyimi ile 'hızlı tren') çıkar geliverir..(Mİ)
Ne dersiniz?

***

 

ÇORUMLU OYALANIYOR MU?..

İşte, deneyimli gazeteci, emekli-eğitimci Müslüm Tunaboylu; ‘Yaşadıkça Yaşananlar’ başlığı altında kaleme aldığı;  ‘DEMİRYOLU-HAVAALANI’ başlıklı makalesinde konuya çok farklı bir pencereden bakıyor..

Tunaboylu,  Çorumluların yıllardır özlemini çektiği; ‘Havaalanı ve Demiryolu’nun hayata geçirilmesi halinde; kentin neler kazanabileceğini 1938-39 yıllarında, yani Yatılı Bölge Okulu’nda öğrenim gördüğü yıllarda farkettiğini anlatıyor.
Ve her geçen günün Çorum için büyük bir kayıp olduğuna dikkat çeken Tunaboylu, yazısında 78 yıl geçmesine rağmen, o günleri dün gibi hatırladığını anlatırken, tarihe bir not düşmek için, o günkü duygularını sitemiz için kaleme aldı..

***
Emekli Eğitimci-Gazeteci
Müslüm Tunaboylu'dan

'YAŞADIKÇA YAŞANANLAR'da
BİR ANI DAHA..






78 YIL ÖNCE FARKINA
VARILAN BİR AYRINTI..

İşte, Sayın Tunaboylu’nun bizleri, adeta 78 yıl öncesine götürdüğü, o yazısı:

Avrupa'dan Anadolu'ya göç edişimizde bizi İstanbul-Tuzla’dan Amasya'ya kadar taşıyan demir rayların üzerindeki göç çok ilgimizi çekmişti.

1938 /1939 Öğretim Yılı'nda Çorum'un Mecitözü İlçesi’ne bağlı Çıkrık Köyü'ndeki Yatılı Bölge Okulu'nda ilkokul öğrenimine başladım.

Avrupa’da bir yıl öğrenim görmüş olmam dikkate alınmadığı için okumaya birinci sınıftan başlatıldık.

Arkadaşlarım çok zeki ve çalışkandılar.

Sınıf arkadaşlarımın büyük çoğunluğu devlet kademelerinde uzun yıllar görev aldılar.

Arkadaşlarım ara sıra bana "sorular yöneltirler, Avrupa'dan Çorum'a kadar nasıl ve ne ile geldiniz?" derlerdi.

Ben de dilimin döndüğü kadarı ile önce deniz yolunda vapurla, karayolunda ise trenle yolculuk yaptığımızı anlatırdım.

Arkadaşlarım vapur ve tren sözcükleri ile karşılaşmadıkları için ara sıra sözlüklere bakmayı ihmal etmezlerdi.

Her arkadaşın bir sözlüğü bulunmasa da okulun kitaplığında kalınca bir sözlük vardı.
Ondan yararlanırdık.

Arkadaşlarım, ‘Vapuru bize biraz tanıtabilir misin?’ diye soru yönelttiklerinde ders zili çalıncaya dek onların isteklerini yanıtlamaya çalışırdım.

Vapuru ve denizi çok merak ediyorlardı.

Gördükleri en yakın akarsuyumuz Çorum Suyu idi.

Yaz aylarında hayvan otlatırken, bu akarsuda yıkandıklarını söylerler, ‘Acaba ırmakta yüzdüğümüz gibi deniz dede yüzebilir miyiz?’ derlerdi.

Çocuklukta insan nelere merak etmez ki.!

Onların öğrenmeleri ve daha sonrada yaşarken güçlük çekmemeleri gerekirdi.

Bir Çarşamba günü öğretmenimiz bizi, Çorum Suyu kenarına götürdü.

Sanırım bir sonbahar günüydü.

Okulumuz yeni açılmıştı.

Öğretmenimizin bizi akarsu boyuna götürmüş olmasına önce bir neden bulamadık. Ama o bize akarsuları tanıtırken kendi bölgemizde ki bir akarsuyu tanıtmadan konuyu tamamlayamazdı.

Yaz tatilinde akarsuda banyo yapan arkadaşlar yüzme konusunda öğretmenimize sorular yönelttiler, yüzme bilmenin gerekleri üzerinde duran öğretmenimiz; 
‘Size bugün çok önemli bir haberi vermek için buralara kadar bir yürüyüşü birlikte yaptık’ dedi.

Arkadaşlarımız hemen meraklandılar, yeni sorular yönelterek; ‘Akarsuda sandalla mı dolaşacağız?’ dediler.

-‘Hayır, ben size bu akarsuyun hemen güneyinden geçecek bir demiryolundan bahsediyorum. Irmağın öbür tarafında güzergâhı gösteren çakılmış kazıkları da göstereceğim.’ dedi.

Çok meraklanmıştık.

Toplu yürüyüşler çok yorucu olmuyordu.

Öğretmenimiz bize bazı bilmediğimiz taşıt araçlarından da bahsediyordu. Küçük yerleşim birimlerinde kullanılan taşıt araçlarını biliyorsunuz onları benden çok görüyor ve yararlanıyorsunuz.

Kağnı, araba, at ve eşek gibi hayvanların insanlara yardımcı olduğunu biliyorsunuz.

Arkadaşlarımın öğretmenimizin gösterdiği güzergâhta DEMİRYOLU’nu bugüne dek göremediler.

Sanırım benim İstanbul Tuzla’dan Amasya’ya kadar yaptığım demiryolu yolculuğunu hep anımsadılar ve umutla o günleri beklediler.

Çocuk beyninde oluşan nedenleri bir kez olsun hatırlarsak; DEMİRYOLU ÖZLEMİ’nin anlamını daha iyi anlayabiliriz.

Çocukluğumda, gençliğimde, yaşlılığımda; Çerikli’den Çorum'un Sungurlu İlçesi’ne, oradan Çorum kent merkezine, oradan da Cemilbey'e, oradan da Çorum Suyu’nun güneyindeki yamaçlardan Amasya Kayabaşı Tren İstasyonu’na bağlanacak DEMİRYOLU’NU arkadaşlarım gibi ben de hayalimde bugüne dek yaşattım.

 

‘ÇORUM'A UĞRAYAN
SİYASİLER BİZİ
HER DEFASINDA
UMUTLANDIRDILAR’

 

Yerel basında zaman zaman DEMİRYOLU ve HAVAALANI ile ilgili siyasilerin açıklamalarına rastlıyoruz.

Bu iki sözcükle ilgili, bugüne dek çok açıklamalar yapıldı.

İlkokula başladığımda babamdan ufak bir masa almasını istemiştim.

O bana;

-Sınıfı geç hemen masan hazır demişti.

İnanırsanız her sınıf geçtiğimde babamın gözüne baktım amma söyleyemedim.

Köy Enstitüsü’ne gittim beş yıl sonra öğretmen olarak köye döndüğümde babamın gözüne tekrar baktım.

Babam bana;

‘Oğlum bana ihtiyaç kalmadı, sen masanı kendin alacaksın’ dedi.

Yönetmenin zorluklarını yaşadığım kadarı ile biliyorum.
***

26 yıllık devlet memurluğu sonrasında Çorum’da 30 yılda basınla ilgim oldu.

Ankara’dan Karadeniz illerine giderken Çorum'a uğrayan siyasiler bizi her defasında umutlandırdılar.

DEMİRYOLU ile HAVAALANI'NIN Çorum'a sağlayacağı ekonomik ve sosyal gelişimi değerlendiren, görev alan yöneticilerimize bir kez daha anımsatmayı görev bildim.
Saygılarımla..



491 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP